Akkök Holding 2014 yılı başı itibarıyla fiiliyata geçirdiği Etik Kurulu ve arkasından gelen sağlam adımlarla bu alanda ilerliyor. Etik Kurulu Üyelerinden Denetim Direktörü Gülsev Kutucu, İnsan Kaynakları Direktörü Şerife Füsun Ömür ve Hukuk Direktörü Çağla Zıngıl, bu zorlu ama heyecanlı süreç konusundaki görüş ve düşüncelerini INmagazine’le paylaştı.
2014 yılında iş etiği ilkeleri konusunda referans merkezi olma hedefiyle kurulan Akkök Etik Kurulu, holding düzeyinde Hukuk Direktörlüğü, İnsan Kaynakları Direktörlüğü ve Denetim Direktörlüğü liderliğinde faaliyetlerine devam ediyor. Holding’e bağlı şirketlerden temsilcilerin de yer aldığı etik kurulunda ana amaç, iş etiği ilkelerinin grup şirketlerinin her kesiminde benimsenmesini sağlamak. Bu amaçla hayata geçirilen pek çok proje ve şirket içi uygulama ile Akkök, etik yolculuğunda emin adımlarla ilerliyor.
Akkök Holding Etik Kurulu Üyelerinden Denetim Direktörü Gülsev Kutucu, İnsan Kaynakları Direktörü Şerife Füsun Ömür ve Hukuk Direktörü Çağla Zıngıl ile bir araya gelerek holdingin etik çalışmaları hakkında bilgi aldık.
Akkök Holding’in iş etiğine bakış açısı nedir?
Grubumuzun geçmişi 1950’lere dayanıyor. Öteden beri, sorumluluk, dürüstlük, güven, eşitlik, gizlilik ve yasalara uyum ilkelerimiz tüm paydaşlarımız ile ilişkilerimizde her zaman esas olmuştur. Bu ilkeler içinde hareket etmek, itibar ve yasaya uyumdan da öte, bize her zaman işbirliği içinde karşılıklı saygı içeren bir çalışma ortamı sağladı. Bu kapsamda amacımız, etik değerlere bağlılığı ile emsal teşkil edecek bir grup olmaya devam etmektir.
Bununla birlikte, günümüzde, gelişmiş ve demokratik tüm ülkelerde oldukça önem arz eden etik kavramının, son yıllarda ülkemizde de pek çok şirket tarafından sahiplenilmeye başlandığını görüyoruz. Bu anlamda, kurumsal yönetim anlayışını ve uygulamalarını pekiştirmek için özellikle holding ve şirketlere önemli sorumluluklar düşüyor. Biz de Akkök Holding olarak bu bilinçle hareket ediyoruz.
Bize biraz Akkök Etik Kurulu hakkında bilgi verebilir misiniz?
Henüz çok genç bir kuruluz. Akkök Etik Kurulu resmi olarak, 2014 başı itibarıyla kuruldu. Bunun öncesinde, bir yıllık bir hazırlık süreci yaşadık.
Bu süreçte önce amacımızı netleştirdik. Amacımızı, iş etiği ilkelerinin grup şirketlerinin her kesiminde benimsenmesine liderlik yapmak ve iş etiği ilkeleri konusunda referans merkezi olmak şeklinde belirledik. Ele aldığımız ikinci konu, bu işi nasıl bir organizasyon içinde yöneteceğimiz oldu. Holding ekibinin yanı sıra, tüm şirketlerimizden temsilcilerin de dahil olduğu, bağımsız, tarafsız ve aynı zamanda işin özünü bilen bir proje ekibi kurduk. Bu ekiple, kurumsallaşma sürecimize de uygun olarak, uzun bir geçmişe sahip olan politika ve değerlerimizi yazılı hale getirerek, “İş Etiği İlkelerimiz” adı altında topladık.
Her bir şirketimiz açısından Etik Kurulu, Holding’den İnsan Kaynakları Direktörü, Hukuk Direktörü ve Denetim Direktörünün yanı sıra, ilgili şirketin yönetim kurulu tarafından görevlendirilen etik temsilcisinden oluşuyor.
Hazırlık sürecimizin içinde, Temmuz 2013’de, Türkiye Etik İtibar Derneği’ne üye olduk. Bu süreçteki yolculuğumuzda Türkiye Etik İtibar Derneği’nin varlığı bizim için itici bir güç oldu. Her başımız sıkıştığında başvurduğumuz bir kaynak oldular ve sakınmadan bize mesailerini vererek destek oldular.
Etik Kurulu üyelerini belirlerken en çok hangi konular üzerinde durdunuz?
Etik Kurulumuzun üyelerini belirlerken, çıkar çatışması yaratmayacak, akçeli işlerle uğraşmayan görevlerde rol alan, çalışanlarda güven uyandıran, herkese eşit mesafede durabilen, sağduyusu yüksek kişilerin seçilmesine özen gösterdik.
Akkök’teki Etik Kurul faaliyetleri hangi konular üzerinde yoğunlaşıyor? İş etiği konusunda ne gibi girişimler üzerinde çalışıyorsunuz?
Bu süreçte iç iletişimin çok önemli olduğuna inandık. İlk lansmanı, İcra Kurulu Başkanımız Ahmet Cemal Dördüncü’nün mektubuyla birlikte “Akkök Şirketler Grubu İş Etiği İlkelerini”ni kişiye özel zarflarla elden dağıtarak yaptık.
Aynı anda “Akkök Etik Hattı”nı açtık. Etik uyumsuzluğuna yönelik bildirimlerin tamamen bağımsız bir kanala akması ve isimsiz bildirimlerin de kabulünü, kişilerde güven tesis edebilmek için kritik bir faktör olarak gördük. Bu nedenle iletişim kanalının bağımsızlığını sağlamak için stratejik bir partner ile işbirliği yaparak %100 bağımsız bir hat oluşturduk.
Biz genel olarak, iş etiği ilkelerinin benimsenmesi ve kurumsal değer olarak kabul edilip uygulanması için üç aşamalı bir dönüşüm süreci öngörüyoruz: Duyurma, öğrenme ve yansıtma. İlk yılımızda, etik kuralların ve kurulun duyurulmasına (iletişim faaliyetlerine) odaklanırken, bir miktar da öğrenme faaliyetlerine kaynak ayırdık. İletişim ve eğitimi sürekli faaliyetlerimiz olarak değerlendirmekle birlikte, esas olarak, uygulama ve iş süreçlerimize olan entegrasyonu ile iş yapış şeklimiz üzerindeki olumlu yansımalarını görmek için sabırsızlanıyoruz.
Çalışanlara iş etiği ile ilgili verdiğiniz eğitimler var mı?
Tüm çalışanlar için, “Akkök İş Etiği İlkeleri”nin benimsenmesine yönelik, altı saatlik bir sınıf eğitimi planladık. 2014 yılında, üst yöneticiler de dahil olmak üzere yöneticilerin eğitimlerine odaklandık. Bir yandan da diğer çalışanlara eğitim verilmeye başlandı. Söz konusu eğitimin, bu yılsonuna kadar, grubumuzdaki tüm çalışanlar için tamamlanmasını planlıyoruz.
Şirketlerde İş Etiği ile ilgili ne gibi iletişim faaliyetleri yapıyorsunuz?
İş etiği ilkeleriyle ilgili farkındalığın artırılması için web sitemizi, şirket içi intranet ortamını ve posterleri aktif olarak kullanıyoruz. Kurulun iletişimini kurumsallaştırmak adına logo sürecimizi tamamladık. 25 Mayıs Etik Günü’nü ve Mayıs ayını, iletişim için önemli bir fırsat olarak değerlendirdik. Tüm bunlarla birlikte, çalışanların teşviki açısından, iş etiği ilkelerimizi günlük hayatın içine entegre etmeyi, faaliyetlerimizden ve dünyadaki gelişmelerden haberdar etmeyi daha etkili buluyoruz. Buradan hareketle, etiğe özel, aylık bir bülten çıkarmaya başladık. “Etik Postası” isimli bültenimizde, ilkelere özel açıklamaları, bize özel haberleri, Türkiye’deki ve dünyadaki gelişmeleri, ilgi çektiğine inandığımız ikilem yaratacak vakaları paylaşıyoruz. Diğer taraftan, bilgisayar açılışında her çalışanın ekranına çıkacak şekilde etik vakaları soruyoruz. Bu soruları biraz daha her gün karşılaşabileceğimiz vakalardan seçiyor; böylece iş etiği ilkelerinin günlük hayata dair olduğunun anlaşılmasını sağlamaya çalışıyoruz.
İletişim faaliyetlerimizi planlarken, faaliyetlerimizin kurulun amacına hizmet etmesine önem veriyoruz. Daha çok, çalışanları doğru davranmaya sevk edecek, yüreklendirecek faaliyetler olmasına özen gösteriyoruz. Bu anlamda hazırladığımız sürpriz bir projemiz var. Bizi heyecanlandıran bu projenin hayata geçtikten sonraki çıktılarını heyecanla bekliyoruz.
Şeffaflığı ve gizliliği nasıl dengeliyorsunuz?
Gizliliğimizin garantisi, etik ihlal bildirimlerinin isimsiz olarak ve daha önce bahsettiğimiz tamamen bağımsız bir firmaya yaptırılması. Bu bildirimler, tüm etik kurul üyelerine aynı anda, standart formatta, yine isimsiz olarak ulaştırılır. İnceleme sürecinde bildirim sahibi ile olan iletişim, her aşamada hat üzerinden yürütülür. Gerekli olsa bile, kişinin onayı olmadan, etik kurul kişi ile iletişime geçemez.
Etik ihlali incelemesi sırasında ihlal bildiriminde bulunan, incelemeye katılan veya destek olan kişiler hakkında (bildirimin kendisinin veya sağlanan bilginin kasten yanlış sunulduğunun tespit edildiği durumlar dışında) aleyhte herhangi bir işlem yapılmaz.
Akkök Etik Kurulu’nu farklı kılan uygulama-işleyiş nedir sizce?
Etik kurulu ve işleyişini yapılandırırken, temel endişelere yer bırakmayacak özellikte olmasına önem verdik. Bunlardan en önemlisi tabii ki güven. Bu nedenle, tamamen bağımsız bir firma tarafından, isimsiz bildirimlerin de dikkate alındığı etik hat işleyişini kurduk. Hatta bildiğimiz kadarıyla lokal şirketlerden etik hatta sahip ilk firmayız.
Diğer temel konu, kurulun bağımsızlığı ve tarafsızlığı olurken, bir yandan da değerlendirmeleri şirketin içini bilerek yapmak önemliydi. Bunu, ilgili şirketin etik temsilcisini kurula entegre ederek sağlamış olduk.
En önemsediğimiz konulardan biri de etik kurulunun rolünün şirketlerin disiplin kurullarının rolüyle karışmamasıydı. Bunu da etik kurul ve disiplin kurullarının rol ve sorumluluklarını iyi tanımlayarak başardığımızı düşünüyoruz. Birbirini tamamlayan bir işleyişimiz var.
Sizce Türkiye’de iş etiği ile ilgili gelişime açık konular neler?
Türkiye’deki kurumların işleyiş mekanizmasındaki alışkanlık ve inançlar ile işleri hızlandırıcı faktörlerin (!) varlığına ve gerekliliğine ilişkin inanmışlığın, etik davranışın yerleşmesini yavaşlattığını düşünüyoruz. Hatta toplumdaki bazı söylem ve deyişlerimiz etik davranışı desteklemeyecek şekilde yorumlanabilir: “Nabza göre şerbet vermek”, “sonuca ulaşmak için her yol mubahtır”, “benim memurum işini bilir”. Bu ve benzeri söylemler kişileri ikilemde bırakmaktadır. Bu nedenle, topyekûn zorlu bir süreç var önümüzde.
Bizce başarılması gereken en önemli konu, başta devlet olmak üzere, iş dünyası, halk, eğitim sistemi ve sivil toplum kuruluşlarının, diğer bir deyişle tüm tarafların aynı inanmışlık ve eşgüdüm içinde hareket etmesinin sağlanmasıdır.
İş etiği ile ilgili oluşumları şirketlerine yeni yeni entegre etmeye girişen kurumlara önerileriniz nelerdir?
Bu süreçte ilk olmadıkları için şanslı olduklarını düşünüyorum. TEİD bu konuda paylaşımcı ve destekleyici bir dernek. Bu nedenle ilk önerimiz TEİD’e üye olmaları. Bu işte yol almış firmaların deneyimleri çok önemli. Ancak deneyimleri değerlendirip kendilerine özgü yapıyı kurmaları doğru olacaktır.
Bunu bir yolculuk olarak yorumlamalılar. Kongre, seminer vb. öğrenme ve paylaşım ortamlarını sürekli değerlendirme prensibinde olmalılar. Yolculuk olduğu için de öğrendikçe gerekli güncellemeleri yapmalılar.
Etik iş yapmanın holdinge ve grup şirketlerinize ne gibi bir katkı sağladığını düşünüyorsunuz?
Akkök kültürünün gelecek nesillere bırakacağımız en büyük mirasımız olduğuna inanıyoruz. Bunun için de hepimiz, kendimiz ve şirketlerimiz için doğru olanı yapmak için çalışıyoruz. Buradan hareketle oluşturduğumuz iş etiği ilkeleri de bize rehberlik ediyor. Akkök İş Etiği İlkeleri, holdingimizi ve holding grup şirketlerimizi temsil eden kişiler olarak bizlerin davranışlarının çerçevesidir ve aslında tüm paydaşlarımıza karşı sorumluluklarımıza yöneliktir.
Bu bağlamda, bizler Akkök Holding ve Grup Şirketleri olarak iş dünyasının etik yolculuğunda destekleyici rol alma hedefiyle hareket ediyoruz diyebiliriz.
Etik ve Uyum Programı Nasıl Hazırlanır?
Kurumsal Etik ve Uyum Programı Geliştirme Gereğinin Ardındaki İtici Güçler
Sorumlu İş Modelinin Şirkete Yararları
Sorumlu İş Modeli
Yolsuzlukla Mücadelede İletişim Stratejileri: Etkiyi Arttırmanın Yolları
G20 Zirvesi Sona Erdi, Etkileri Devam Ediyor: B20 Brasil Responsiveness Report
G20 Brezilya bitti sıra Güney Afrika’da
İş Etiği ve Uyum Politikalarının Ticari Hayattaki Yeri ve Önemi